Malatyalı Cumhurbaşkanı Turgut Özal… Malatyalı Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Turgut Bitlis… Her 2’si de Suikasta kurban gitti… Aynı yıl… Yani 1993 yılında…Türkiye için 1993 yılı tarihe kara yıl olarak not düştü…
MALATYALI EŞREF PAŞA...

Bugün 18 Şubat 2019… 17 Şubat 1993 Malatyalı Jandarma Genel Komutanı Eşref Turgut Bitlis'i taşıyan uçak esrarengiz şekilde düştü. Malatyalı Eşref Turgut Bitlis paşa şehit oldu…

Malatyalı Orgeneral Eşref Turgut Bitlis…Malatyalı Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a Mektup’u…Aydınlatılamayan suikast…

29 Kasım 1989, Türkiye için tarihi bir gündü. Turgut Özal 8'inci Cumhurbaşkanı seçildi. Cumhuriyet 66 yıl sonra ilk kez bir sivil Cumhurbaşkanı ile tanışıyordu. Özal’ın ilk icraatı komuta kademesinde değişikliğe gitmek oldu. Terör sorununu kökünden çözmeye niyetliydi; çok güvendiği birini, orgeneral eşref Bitlis’i Jandarma Genel Komutanlığı’na getirdi. Ama Orgeneral Eşref Bitlis görünmez bir elin düğmeye basmasıyla şehit edilmişti. Peki, kimdi Eşref Bitlis kimdi, neler yapmıştı?.

ÖZAL'A EKTUP
Orgeneral Eşref Bitlis, ölümünden 7 ay önce dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a yazdığı mektupta PKK ile işbirliği içerisindeki bazı isimleri veriyor ve Kürt sorununa çözüm önerileri sunuyor.
O mektup…
Bitlis'in "Sayın Cumhurbaşkanım, Zatı Aliniz bu olaya müdahil olmalı, aksi takdirde bölgede sonu alınamayacak ciddi risk ve tehditlerle karşı karşıya kalabiliriz" dediği üç sayfalık mektupta Kürt sorununa ilişkin önemli uyarılar yapılıyor ve çözüm önerileri sunuluyor.
Bitlis, mektubun ilk bölümünde ABD tarafından bölgede konuşlu Çekiç Güç'teki bazı komutanların terör örgütü PKK'ya yardım ettiğini ayrıntıları ile açıklıyor. Bu iddiayı güçlendiren görüntü ve telsiz konuşmaları aktarılıyor. ABD'li bazı komutanlarla, PKK lider kadrosunun yaptığı üç toplantıya ilişkin ayrıntılar veriliyor.

Eşref Bitlis, mektubunda ikinci olarak devlet içindeki bazı unsurların terörden rant sağladığını vurguluyor ve isimler veriyor. Güneydoğu'daki bazı işadamlarının güvenlik güçlerinin de desteğini alarak bölgede terör örgütü PKK adına kaçakçılık yaptığını belirtiyor. Mektubun ikinci bölümünde ise Kürt Sorunu Çözüm önerilerini içeren bir rapordan bahsediliyor. "Kod Adı: Kale" olarak tanımlanan planda öncelikli olarak terör belasının defedilmesi gerektiği belirtiliyor. İkinci aşamada ise Kürt halkına yönelik ılımlı adımların atılması için devlet politikası oluşturulması gerektiği vurgulanıyor ve "Bölge halkının kazanılması zaruridir. Halk yanlış yönetim ile terör örgütü arasında sıkışmış durumdadır. Bunu suiistimal eden unsurların bertaraf edilmesinin zorunluluğu ortadadır" tespitinde bulunuluyor.
17 Şubat 1993 günü bir sabotaj sonucu düşen uçakta şehit olan Malatyalı Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis…

İstihbarat raporlarına göre kazadan kurtulsaydı gideceği Diyarbakır’da kesin başka bir operasyon ile öldürülecekti.
Kazanın oluşumu tamamen imkânsız 1 bile ihtimal verilmeyen olasılıklardan. Kazanın oluşumu şöyle anlatılıyor. İddialara bakarsak 2 motorunda performans kaybından, motorların yanma odalarındaki patlamalar ile kanatlarda oluşan kopmalar sonrasında kumanda sisteminin kilitlenmesi ve 60 pilot hatası 40 buzlanma olarak kaza bilirkişi raporları hazırlanıyor.

Uçak aşırı buzlanma sonucu çakıldığı aktarılıyor ancak uçaklarda buzlanma önleyici sistem mevcut ve kalkıştan önce yer ekibi tarafından uçağın buzlanmaya karşı alkollendiği de açıklandı. Uçak ta performans kaybı varsa 3 dakika yükseldikten sonra yüksek performans ile seyir etmiş buraya kadar her şey normal uçuş ekibi çok iyi eğitim almış pilot hatası da kesinlikle olamaz. Tüm dünyada bu tür uçak kazalarını ülkenin sivil havacılık kurumları kaza sonrası bilirkişi raporları hazırlar bizdeki gibi üniversite de öğretim görevlileri değil.

Kaza sonrası bilirkişi raporunu hazırlayan Prof. Ahmet Nuri Yüksel zaten tüm bildiklerini kazanın gerçek oluşumun söyleyemez. Bu kazada da yaygın bir yöntem olan petrol jölesi (gres yağı) kullanıldı.Gres yağını bir poşet içerisine koyup güzelce ezdikten sonra bir zarf içerisine yerleştirip belge veya doküman süsü verilip istenilen yere ulaştırılabilir.Petrol jölesi uçuştan bir gece önce yakıt deposuna boşaltılmalı ki homojenlik sağlansın uçuştan bir gece önce nöbetçi asker uçak etrafında birilerini gördüğünü açıklamıştı.Uçak motorları çalıştıktan sonra petrol jölesi motorlarda patlamalar oluşturur,yakıt borularına sıvanır ve motorları durdurur.Bunun başka bir şeklide aynı petrol jölesini uçağın hidrolik tankına boşaltılırsa hidrolik sistemi yavaşlatır ve kontrol kumandaları kilitlenir.Eşref Bitlis’in bu kazadan kurtulma şansı yoktu. Kurtulsaydı Diyarbakır’da kesinlikle bir ikinci ekip suikastı tamamlayacaktı. Aradan 22 yıl geçti olay hala aydınlatılamadı ve zaman aşımı süresi dolması ile de bu günden sonra rafa kalkacak.
ORGENERL EŞREF TURGUT BİTLİS…
1933 yılında Malatya'da dünyaya geldi. 1952 yılında Kara Harp Okulu'ndan Teğmen rütbesi ile mezun oldu. 1966 yılında Kara Harp Akademisini tamamladı. Almanya'da dil eğitimini tamamladıktan sonra 1969 yılında Silahlı Kuvvetler Akademisi'nden mezun oldu. 1973'de Alman Harp Akademisi'ni tamamladı. Bir yıl Kara Harp Akademisi'nde başöğretmen olarak görev yaptı. 1974 – 1975 yıllarında Kıbrıs Barış Kuvvetleri alay komutanı. 1978'de Tuğgeneral oldu ve Bolu Komando Tugay Komutanlığına getirildi. 1982'de Tümgeneral ve Kıbrıs 28. Tümen Komutanı oldu. 1986'da Korgeneral rütbesi aldı. 1988'de Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı oldu. 1990'da Orgeneral rütbesi aldı ve Jandarma Genel Komutanlığı'na atandı…

Özal’la birlikte Terörü o tarihte sonlandıracaklardı…Özal’da Bitlis’de 1993’de suikastla aramızda ayrıldılar…
Mekanları cennet olsun…

MGK GÜNDEMİ OLDU
Kürt sorunu çözüm planını ciddi şekilde değerlendiren Turgut Özal, kendisine gelen mektuptan sonra Org. Bitlis ile iki görüşme gerçekleştiriyor. Bitlis Paşa'dan planın nasıl uygulanması gerektiğine ilişkin ayrıntılı yeni bir çalışma yapmasını istiyor ve bu konuda bazı sivil isimlerden yardım alabileceğini belirtiyor. Turgut Özal, Bitlis'le yaptığı ilk görüşmeden sonra konuyu devletin zirvesinde tartışmaya açıyor. Planın içeriğini önce dönemin Başbakanı Süleyman Demirel ve Genelkurmay Başkanı Org. Doğan Güreş ile değerlendiriyor. Konunun ayrıntıları daha sonra MGK toplantılarında ele alınıyor. Özal, Bitlis'in de tavsiyesine uyarak MGK'nın Ağustos 1992 tarihli toplantısını Diyarbakır'da olağanüstü topladı. 27 Ağustos tarihinde gerçekleştirilen toplantı sonrasında 6 maddelik bir bildiri yayınlandı. Adeta "Kod Adı: Kale" planının izlerini taşıyan bildiride "terörle mücadelenin yasalar çerçevesinde yürütüleceği" ve "Bölge halkının yaşam seviyesinin yükseltilmesi için" çalışmalar yapılacağı vurgulandı. Eylül, Ekim, Kasım, Aralık 1992 tarihli MGK toplantılarda da terör konusu ayrıntılı bir şekilde işlendi ve aynı şekilde bildirilere yansıtıldı.

RAHATSIZ OLDULAR
Org. Bitlis'in Kürt sorununa ilişkin çözüm planı devlet içinde bazı kesimlerde rahatsızlığa neden oldu. TSK içinde de bazı komutanlar Org. Bitlis'e yönelik sert eleştiriler dile getiriyor, rahatsızlığın bir başka boyutunu ise Org. Bitlis'in planın uygulanması konusunda doğrudan Cumhurbaşkanı Özal ile temasa geçmesi oluşturuyordu. Bitlis'in bu çalışmaları bazı dış güçler tarafından da yakın takibe alındı. Bitlis'i Erbil'e götüren helikopter taciz ateşi ile karşılaştı. Özal ile ikinci görüşmesini Aralık 1992'de yapan Bitlis, bütün ağırlığını bundan sonra Kürt sorunu üzerine verdi. Kendine yakın kurmay kadrodan bir ekip oluşturdu. Bu isimlerle planın ayrıntıları üzerine yeni bir çalışma başlattı. Ancak bu sırada uçak kazası oldu. Yapılan açıklamalarda uçağın buzlanmadan düştüğü belirtildi, ancak kaza sonuç raporu kimseyi tatmin etmedi.

|